Mahciavelli İtalyan'nın diğer devletlerin saldırılarına uğrayan, kendi içinde bölünmeye ve giderek yok olmaya başlayan İtalya'yı düzene ve nizama sokacak, birliği, beraberliği getirecek ve iyi yönetebilecek kral için ''Prens'' kitabını yazmıştır. Bu kitapta Machiavelli iktidarın alınışı ve korunması gibi bir sorunu dinsel ya da ahlaki kaygıları dikkate almaksızın bir amaç olarak incelemiştir. Tüm yaşamı boyunca İtalya'nın birliği ideali için mücadele veren Machiavelli'nin simgeleştirmesine göre oldukça realist bir duruş sergilemektedir. İyilik ve kötülük, doğru ve yanlış demeden hedef ve sonuç odaklı yaklaşımlarla beraber aynı zamanda kurnaz, zeki, iyi yalan söyleyebilen ve ikna kabiliyeti yüksek bir iktidarın ayakta kalabileceğini söylemiştir. Çünkü geçmişte yalan söylemeyen, her koşulda doğru yolu savunan yöneticiler her zaman hain olarak anıldığını söyleyen Machiavelli, yalan söyleyen ve ikna kabiliyeti yüksek yöneticiler tarihte her zaman kahraman olarak anıldığını analiz etmiştir.
Kiliseye
ve dine inançlı olmayan tutumları bir yana, dünya olaylarını yazgı ile
açıklayan dinsel eğilimden de kendisini kurtarmıştır. Dini bir araç olarak
değerli görmektedir. Bu aracı İtalyan birliğini sağlamaya yardımcı olduğu taktirde
kullanılmalıdır. Din eğer birliği sağlayamıyorsa gereksizdir atılmalıdır. Mahciavelli
siyasal düşüncenin ortak paydası olarak İtalya'nın birliğini sağlamayı
benimsemiştir. Siyasal düşüncenin birlik hareketlerini amaç olarak edinmiştir.
Bu amaç ve araçlar aristokratik, dinsel düşünceler ve fikirlerden alınmamıştır.
Burjuvazinin yarattığı daha çok yeni kültüre uygun layik ve bilimsel fikirlerle
temele dayandırılmaktadır. Machiavelli’yi, aristokrasinin dinsel kültürüne ve
dinsel düşünüşüne karşı burjuvazinin kendini dinden ve dinsel ahlakın
bağlarından kurtarmış pozitivist, pragmatik, layik görüşlerinin temsilcisi
sayabiliriz.

0 Yorumlar