Performans
yönetimi, Türkiye’de devlet üniversitelerinde çalışanlar açısından bence
uygulanabilir. Neden? Mesela üniversite olarak bir hedef belirlemiş olalım.
Türkiye’de devlet üniversiteleri arasında, Çankırı Karatekin Üniversitesi
olarak başarı sıralamasında ilk 5’e girmeyi hedefliyoruz diyelim. Bunun için
bence ilk olarak performans yönetimi uygulanması gerekir. Üniversitede
çalışanlar açısından doğru bir çalışma planı, “çalışana göre oluşturulmuş”
program, yine kişiye ve duruma göre planlanmış çalışma saatleri doğrultusunda
başarıya ulaşılacağına inanıyorum. Bunun yanında, performans yönetiminin
örgütsel bağlılığı artırmasıyla beraber, istenen başarı elde edildiği taktirde,
çalışan kişiye emeğine göre gerekli ödüllendirmenin daha doğru yapılabileceğini
düşünüyorum. Fakat;
Performans
yönetiminin başarıyı sağlamak veya artırmak, belirlenen hedeflere verimli ve
doğru şekilde ulaşmak adına yapılması gerektiği gibi, doğru şekilde ve doğru
adımları izleyerek yapılması da çok önemli. Neden? Çünkü duruma, ortama,
çalışma koşullarına, kapasiteye ve performans yönetiminin uygulanacağı kişilere
veya kuruma göre bir yol çizilmezse, belirlenen hedeflere ulaşılamayacağı gibi,
doğru ve verimli sonuçların alınacağını düşünmüyorum. Benim açımdan en yanlış
performans yönetimi standartlaştırılmış performans yönetimidir. Açıklayacak
olursam, mesela devlet üniversitesinde çalışan bir öğretim görevlisi için standart
bir performans yönetimi uygulanamaz. Buradaki standarttan kastım, genel olarak
oluşturulmuş bir çalışma planından ziyade, ayrıntılara ve kişilere göre
planlanmış bir program ve plan olması gerekiyor bence. Mesela yanlış ve
standart bir performans yönetimine örnek verecek olursam, bir öğretim görevlisine, günde tam 300 öğrenciye ders vereceksin,
300’ün altı veya üstü olmayacak standardı uygulanamaz ve bunun üzerinden de performans
değerlendirmesi yapılırsa bu yanlıştır. Neden? O an bir öğretim görevlisi için,
300 sayıda öğrenci yok 150 tane var. 150 öğrenciye eksiksiz ders anlatıyor,
ders saatini tamamlıyor fakat 300 tane öğrenci olmadığı için o öğretim
görevlisi başarısız mı? Burada daha iyi açıklayabilmek için, gereksiz
standartlaştırılmış yanlış performans yönetimini açıklamak istedim. Peki
doğrusu nedir? Gerekli ölçümlemelerin doğru şekilde yapılıp, belli bir kalıba
sokulmadan, tamamen başarıya odaklı şekilde çalışılması gerekir. Nasıl? Bir
öğretim görevlisinin branşına, elde olan başarısına, çalışma saatlerine göre
bir performans yönetimi uygulanırsa, (yani genel, standart performans
yönetiminden ziyade, kişilere göre) daha verimli ve başarıyı artırıcı olacağına
inanıyorum. Performans yönetimi bence bir topluluğu yönlendirmek, sadece kurum
başarısını sağlamaktan ziyade, devlet üniversitesinin yapı taşlarını oluşturan
çalışanların, kendi başarısını da artırması, kendi geleceği ve ilerdeki kariyer
planlaması için de güzel bir zemin hazırlaması için faydalı olacağını ve
uygulanmasının yararlı olacağını düşünüyorum.

0 Yorumlar